Tersine Evrim
Jean-Baptiste Lamarck, Charles Robert Darwin evrim ile ilgili çalışmaların öncüleri, okul hayatımız boyunca müfredatlarda isimleri ve kuramları hep baş köşededir. Evrimin hep ileriye doğru gelişme ile süregeldiğini savunurlar, bununla birlikte, her nesilin tecrübeleri ve gelişimlerini bir sonraki nesile aktarmaları ile evrimleşme sürecini açıklamaya çalışmışlardır. Ta ki şimdiye kadar…
Evet sevgili okurlar. Artık bu kuramlardan şüphe eder bir çağda yaşıyoruz sanki. İnsanlık kronolojik tarihin ilerlemesi ile akıl ve zeka kapasitesini genişleterek, eğitim/öğrenim ile bu kapasiteyi her geçen gün daha işlevsel hale getirerek sürdürülebilir bir dünya yaratarak sonraki nesillerin refahını gözeterek yaratacağı bir dünya yerine, ilk insanların bile yapmadığı kadar kötüsünü yaparak dünyayı yaşanmaz bir hale getirip ‘artık burada yaşanmaz hadi gidelim Mars’a’ diyebilen bir canlı türü olduk. Süperiz ve gururluyuz. Bu kadar çok teknoloji, evrimleşmiş neo-korteks, toplumsal yasalar, bu kadar çok ilim ve bilime rağmen bunu başarabilmek müthiş bir başarı hatta imkansızı başarmak demek yerinde olacaktır.
Ben de dahil olmak üzere sayısız uzman, profesör, siyasi, bilim insanı yani aklı eren herkes bu konuda yıllardır her türlü kanaldan yaptıkları uyarılara ve haykırışlarına rağmen gelinen noktanın bu olması gerçekten imkansızın başarılmasından başka bir şey değil.
Şimdi insanlık tersine evrim yaşamaya başladı. İklim krizi, tarım krizi, su krizi, ekonomik kriz, öz kaynak krizi, siyasi kriz, göç krizi, enerji krizi, enflasyon, pandemi, savaş, iç çatışmalar vs. Bir evvel ki yazımda eğitimlerimde yer verdiğim VUCA dünyasından bahsederken inanın bana işin bu seviyeye geleceğini hiç ama hiç tahmin etmemiştim. Yani bahçeme bir uzaylı gelse ‘abi çakmak var mı?’ dese, ‘dur bir kahve yapayım iki lafın belini kıralım’ derim:)) Çünkü artık şaşıracak bir şey kalmadı diyeceğim ama neyse tahtaya vuruyorum Allah beterinden saklasın.
Ben bu konuda revize edilmiş yeni bir uyarıda bulunmak istiyorum değerli okurlar; bir an evvel tarım ve hayvancılığı öğrenmeye başlayın. Tüm bu yaptıklarımıza rağmen bize bir tek doğa sırt çevirmedi, hala beslemeye devam ediyor. Gübrelemeyi öğrenin, ekmeyi öğrenin, mahsül toplamayı ve zamanlarını öğrenin, yani kısacası artık doğaya dönün, barışın onunla! Ben paranın geçmeyeceği günlerin geleceğini düşünüyorum. Varlığımızı devam ettirebilmemiz için aklımızı kullanmayı öğrenmeliyiz. Bırakın makinelerin bizim yerimize karar verip hayatımızı düzenlemesini beklemeyi, kendi kendimize yetebilmeyi öğrenmeliyiz.
Dünyanın bu hale geleceğini çok önceden gören ve Toplum 5.0 kavramını ortaya atarak süper akıllı toplum yaratarak insanı ön plana çıkarmayı amaçlayarak makineleşmenin esaretine dikkat çeken Japon Başbakan Shinozi Abe’ yi de susturdular. İnsanlık her şeye bağımlılığını artırdığı sürece bu krizler hep beslenerek büyüyecek.
Eğitim şart… Bu konu bence tartışmaya kapalı. Ancak eğitim derken kopya çekip hiç bir derse katılmadan diploma alınan eğitimden bahsetmiyorum, insani eğitim, ahlaki eğitim, etik eğitim, toplumda yaşama eğitimi gibi yaşamsal eğitimlerden bahsediyorum. Kişisel gelişim (espri konusu yapıp gereksizce eğlenenlerin aksine) çok ama çok önemli. Kişisel gelişime yatırım yapmayıp başka şeylere harcama yapıldığında gelinen nokta bu oluyor. Kurak, stresli, savaş dolu sevimsiz ve yanmaz dünya…
Evet şu anda artık tersine evrim yaşıyoruz. Belkide nerede hata yapıldığını bulmak için bütün satırlardaki kodları teker teker incelemek gerekiyor. Eğer yazılım hatasını bulursak bir şeyleri düzeltme şansımız olabilir mi acaba 🤔?
Sevgilerimle.
Cem Galip KAHVECİ, PCC
ICF PROFESSIONAL
